Bu yazıyı sizinle paylaşmamın nedeni bu teorik ve pratik arasındaki kusurlardır. Lisede bize ideal gazlar anlatılırdı ve bunun bir yaklaşım olduğu gerçekte bahsedilen davranışları tamamen gösteren gazların olmadığı söylenirdi.
Binalar arası yollara bir bakın insanlar hep kestirme yollar açmışlardır. halbuki mühendisler binaları cetvellerle ideal olarak tasarlarlar. Yapılan kaldırımlarda yürüyen azınlık ile daha kısa gideceği yere varmak isteyen çoğunluk. Peki neden insana özgü bir tasarım yapılmaz?
Çünkü her zaman ideal gerçekten farklılık gösterir. Buna rağmen gerçekler saklanır, yuvarlanır ve ideale çevrilmeye çalışılır. Basılacağı biline biline uç kısımlara çiçek ekme düşüncemiz hep idealist düşüncelere dayanır. Halbuki gerçekçi düşünce,kaldırımları tasarlarken binalar arası en kısa güzergahı esas alarak planlama yapar.
Yıllarca öğretmen merkezli eğitim vermişiz ve bu eski bir yaklaşımmış. Yeni yaklaşım öğrenci merkezliymiş ve daha güzelmiş. Bir ideal daha...gerçek nedir peki?
Bazen öğretmen merkezde olup eğitim verir bazen de öğrenci merkezde olup etkinlik yapar bilgiye erişmeye çalışır. Yani merkezde ikisi de var. Sığmazlar mı diyorsunuz? Çıkarın o zaman ikisini de "insan merkezli eğitim" deyip uzlaşalım.