18 Mart 2018 Pazar

Beyindeki asimetrik düşler

Tamamen elektrikle ve kimyasal reaksiyonlarla çalışan bir makine düşleyin. Dinlenme yani uyku anında bile çalışıyor olsun. Beyni anlatıyorum işte!
Beynin yapısına baktığınız zaman sağ ve sol loblardan oluşur. Bu yapı simetriktir. Beynin bir yarısı diğer yarısına benzer. Ortadan ikiye ayırsanız simetrik bir beyin elde edersiniz ama...


Beynin bir yarısı diğer yarısına hiç benzememektedir. Uzmanlaşma görürüz. Sağ yarısı düşleyebilirken sol yarısı ayağımızı yere değdiren analizler yapar. Bu anlamda iki beyin küreside benzersizdir.
Ayağından bağlı iki kişi düşünün. Bunlardan biri koşma konusunda uzman iken diğeri hantal birisi olsun. İkisi birlikte ortalama bir hıza ulaşır. Bu süreçte hızlı koşan yavaş olmayı ve yavaş olan hızlanmayı öğrenir, alışır. Bu ikilinin ortak hızı önemlidir.
Hayal kurmayı diğer yarımküre engelliyor diyorum işte, dolaylı yoldan.
Bir önerim var!
Hantal olanı kucağına al ve koş ey koşucu.
Yani sana öğretilen tüm kuralları kullanarak hayal kur ey sağ beyin!
Bu yaklaşımın adı da bilimsiz kurgu olsun (non-sicence fiction).
Beyni büyütmeliyiz, genetik yollarla çalışma prensiplerini değiştirmeli ve farklı işlevde farklı hücrelerin evrilmesini sağlamalıyız. İhtiyaç duyacağı elektriği güneşten alabilen ve beslenme ihtiyacı olmayan bir beyine ihtiyacımız var.


Beyin tamircisidir her halde beyin cerrahları. Beynin bir nabzı olduğunu, ritmi olduğunu biliyor muydunuz?
Beynin yağ dokusu olması nedeniyle sıcakta başınızın döndüğünü?
Peki beyinde soğutucular olduğunu biliyor muydunuz?
Beynin yakınına yerleştirilecek bir cihaz hayal edin. Bu cihaz beyin hareketlerini, elektriksel sinyallerin doğrultusunu kaydetsin. Tüm bu kayıtları kaydeden cihaz için ardık düşünme kaydı oluşmuş demektir. Bu kayıt cihazı beynin ilgili yerlerinde akım üretecek manyetik alan oluşturabildiğinde ise artık beyin yürütücü elde etmiş oluruz. Manyetik alanla akım oluşturma olamaz diyorsanız dönüp elektromanyetik teori dersini tekrar alınız.
Beyin sinyali kaydı ve yürütücüsü tamamsa artık hayalleri simetrik hale getirebiliriz demektir.
Simetrik hayaller ne işe yarayacak dersiniz? Kuralların geçerliliği hep sol beyin kontrolündedir. Keşfedilen evrensel kurallar aslında evrenin bir bölümü ve belli bir süresi için geçerli olabilir. Bu olabilirliği beynin sol yanı anlayamaz ve reddeder.
Bu da nerden çıktı demeyin, sakin olun.
Siz evrenin ilk var olduğu andaki yasaların hala geçerli olduğunu mu düşünüyorsunuz? Tabi ki hayır.
Beyin boşlukları doldurup süreklilik oluşturma peşindedir. Bunu yapmazsa anlamlandıramaz. Gerçeğin ise anlamlı olma zorunluluğu yoktur. Bu ne deme?
Anlamlandırdığınız herşey öğrenilmiştir ama gerçekten uzaklaşmıştır.
Beyne simetrik bir beyin kaydedici yerleştirince beyin kayıtları simetrik alıp simetrik yürütebilecektir.
Günlük hayatta kurduğunuz düşler eğer kaydedilecekse aynı düşü hiç değiştirmeden defalarca kurabileceksiniz. Defalarca oluşan elektrik sinyalleri beynin sol tarafını bir örüntüye ikna edecektir. Bu örüntü ile birlikte sol beyin yerçekimsiz ortamları analiz edebilmeye başlayacaktır. İlginç değil mi?
Daha ilginci var:
Beynin ilkel bir kısmı var ve bizim ilkel yanımız aslında bu sürüngen beynimizdir.
Beynin modernleşmesi sürecinde terbiye edilmesi gereken esas kısım burasıdır. Beynin evrimi ilerledikçe bilim alanında pozitifizm tekrar taraftar bulmaya başlayacaktır.
Henüz simtrik düş kuramıyoruz, asimetrik düşlerimiz var. Torunlarımız belki bu noktada bizi anlayamayacaklar. Bu yazı kaybolacak, okuyanlar ve yazan kaybolacak ve belki evren kaybolacak ama süreçte insanlar görecek ki görmek elektriksel bir sinyaldir ve bu sinyal sadece görünce oluşmaz. Düşler, rüyalar hep bu sinyallerdir. Bu sinyalleri kontrol edebilmek ise simetrik sinyallerle beynin daha hızlı terbiyesi, dönüşümü demektir.